“CİSED Andı: “Cinsellik; rahatlamış ve gevşemiş bir halde, sevişmenin ve dokunmanın verdiği hazza odaklanarak, haz alıp haz verebilme, ruhu ve bedeni paylaşabilme, ne olursa olsun bir şekilde boşalabilme bilim ve sanatıdır…”
“Cinsel işlev bozuklukları bireyin değil çiftin problemidir.”
“CİNSEL EYLEM ÜSTÜNE
Cinsel eylem insanlara ne kötülük etti ki
Kimse utanmadan söz edemiyor ondan?Ciddi ve edepli konuşmalarda yer verilmiyor ona?
Hiç sıkılmadan öldürmek, çalmak, aldatmak diyebiliyoruz da ona geldi mi kısıveriyoruz sesimizi. Neden acaba? Yoksa onun sözünü ağzımızda ne kadar az harcarsak düşüncesini kafamızda o kadar büyütmeye hak mı kazanıyoruz?
Çünkü bilirsiniz, en az kullanılan, en az yazılan, en saklı tutulan sözler en iyi bellenen, en çok insanca bilinen sözlerdir. Her yaşta, her baştaki insan onu ekmeği bildiği kadar bilir.
Dile, sese, harfe gereği olmadan herkesin içine yazılır. Suskunun dokunulmazlığı içine kapamışız cinsel eylemi: Çıkarmak bir suçtur ordan onu, suçlamak ve yargılamak için bile olsa. Ancak dolambaçlı sözler ve resimlerle kırbaçlamaya kalkabiliriz onu. Böylesine tiksindirici olmak bir suçlu için ne büyük onur :
Adalet dokunmayı, bakmayı suç sayıyor bu suçluya! Cezasının ağırlığı özgürlük, dokunulmazlık kazandırıyor suçluya.
Kitaplar için de öyle olmuyor mu?
Ne kadar yasaklanırlarsa o kadar daha çok satılıyor kadar daha çok okunuyorlar.”
MONTAIGNE- DENEMELER”
Dünya Sağlık Örgütü’nün (WHO-World Health Organisation) tanımına göre;
“Cinsellik, fiziksel, duygusal, entelektüel ve sosyal yönlerin kişiliği, iletişimi ve aşkı zenginleştirici etkilerinin bileşiminden oluşur. Herkesin cinsel bilgilere ulaşma ve cinsel ilişkiyi zevk için ya da üreme amacıyla yaşama hakkı vardır. Cinsel bir varlık olarak insanın sadece bedensel değil; duygusal, düşünsel ve toplumsal bütünlüğünü sağlayan, kişilik gelişimi, iletişim ve sevginin paylaşımını olumlu yönde zenginleştiren ve arttıran sağlıklılık halidir”
Yukarıdaki tanımdan da anlaşıldığı gibi cinsellik sadece seksten ibaret değil, seksi de içine alan çok geniş bir kavramdır. Cinsellik, bireyin doğumundan itibaren getirdiği fiziksel yapısı, seçimleri, yargıları, başkaları ile olan düşünceleri, yaşadığı çevrede ne anlama geldiğini kapsayan geniş bir yelpazedir.
İnsanın hayatının her anlamını kapsayan cinsellik bazı çözümü cinsel terapiyle mümkün olan sorunlar yaratabilir.
Cinsel terapi; cinsellikle ilgili yanlış bilgilerin, mitlerin ve inançların değiştirilmesi, yetersiz bilgilerin artırılması ve hatalı öğrenilmiş davranışların doğrularıyla değiştirilmesi şeklinde devam eden bireylere ve çiftlere uygulanabilen davranışçı ve bilişsel yöntem ve tekniklerin tümüdür. Aynı zamanda Cinsel terapi, bireyin cinsellikle ilgili yaşadığı tüm uyumsuz davranışların, düşüncelerin ve cinsel işlev bozukluklarının çözümünü kapsamaktadır.
Masters ve Johnson’a göre cinsel işlev bozukluğu insan cinsel yanıt döngüsünde tatminkâr cinsel uyarılma ve/veya orgazma ulaşmada yetmezliğe yol açabilecek herhangi bir aksamadır. Yani cinsel işlev bozukluğu cinsel yaşamdan keyif alamamanın sürekli hale gelmesiyle ilişkilidir. Tüm cinsel işlev bozuklukları bireyin değil, çiftin uyum problemi olarak ele alınır.
Bireyin cinsel yanıt evresinde birbirinden nörofizyolojik ve anatomik olarak ayrılan 3 evre vardır. Bu evreler cinsel istek, uyarılma ve orgazmdır.Cinsel işlev problemleri bu üç evreden birini kapsayarak oluşabilir. Çalışma alanları;
- Cinsel istek bozuklukları
- Cinsel istek bozukluğu
- Cinsel tiksinti bozukluğu
- Cinsel uyarılma bozuklukları
- Kadında cinsel uyarılma bozukluğu
- Erkekte erektil bozukluk, erektil disfonksiyon, sertleşme sorunu
- Orgazmla ilgili bozukluklar
- Kadında orgazm bozukluğu, anorgazmi
- Erkekte orgazm bozukluğu
- Prematür ejekülasyon (Erken boşalma)
- Cinsel ağrı bozuklukları
- Disparoni
- Vajinismus
5. Evlilik öncesi cinsel danışmanlık
6. Ergen cinselliği
7. Cinsel istismar
8. Çocuklarda cinsel eğitim